Küflü yalnızlıklar topluyorum çürümüş dallardan
Sürgün dizeler yetiştiriyorum soy ağacımda
Eskimiş düşünüşlerin kerpiç duvarlarında adım
İğreti pencerelerde yâri bekleyen kuşlar
Hangi şerefe kaldırılıyor mutluluk kadehi!
Büyümek ister iken ben kendi gölgemle
Paslı alnımı koyacak yastık bulamadım
 
Üşümüş taşlar biriktirmişsin nicedir bana
O ürpertili bakışında unutulmuş ölüler
Sızılar kemirdi sol yanımı yokluğunda
Hangi mevsimdi kendi içime yığıldığım!
Çaresiz bir yosun gibi çöktüm kendi içime
Saltanat sürdüm ahir dünyada, aşka doyamadım
 

Devrildi yağmalanmış günler kaderine sonunda
Her kapıya unutuluşun zilini astı mağrur insanlar
Yol bölündü kendi sapağında bir gün
Sürgün acıların meridyeninde aşk ağladı
Hangi acıya meydan okuduk bunca zaman!
Mutluluğun merhemini sakladık aynı yığına
Göğsümdeki o ince sızının adını koyamadım


Selahattin YETGİN

( Sürgün Acıların Meridyenindeyim başlıklı yazı S. Yetgin tarafından 17.09.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.