Ey!   kökü Orta Asya’da,dalları binlerce yıllık  bir çınar gibi Kavimler göçüyle beş kıt’ayı kaplamış olan   büyük Türk kavmi!

        Ey  asırlar boyu tarihin akışına yön vermiş,nice   büyük devletler,görkemli İmparatorluklar kurmuş,çağ  açıp çağ kapatmış ,mazisi şanlı zaferlerle Altın yaldızlı     şeref levhaları ile dolu asil ulus.İnsanlığın  asırlardır özlemini çektiği bir güneş ülkesini ancak sen kurabilirsin.Topraklarında Hak ve adalet güneşinin hiç batmadığı,özgürlük ve barışın kanatlarıyla uçan mutlu insanların yaşadığı,fakirliği değil her türlü zenginliği, paylaşımı ve kaynaşımı ön planda tutan,esaret zincirlerini kırmış ,seçkin ve uygar insanların yaşadığı,insanlığın  rüyası olan  bir güneş ülkesini kurup sonsuza kadar yaşatabilirsin.

Ey büyük Türk kavmi! Kainatın  değişmez yasası olan “değişim ve gelişim”yasası doğrultusunda yeniden birleşiniz.

AnadoluTürkü,Abazası,Azerisi,Çeçeni,Gagavuzu,    Gürcüsü, Kazağı,Kırımlısı,Tatarı,Türkmeni, ,Kürdü,   Zazası ile hep aynı ağacın dalları,aynı deryaya akan ırmaklarısınız.Hepiniz bu kayıp Define haritasının değişmez parçalarısınız.

 Ekonomik,kültürel,sosyal,Sanatsal,siyasal;mümkün        olan her yönde birleşerek globalleşen ve yeniden yapılanma sürecinde olan dünyada geleceğin büyük       Türk Ulusu olarak yerimizi almalıyız.Ancak yeterince güçlü olanlar kendi kaderine ve başkalarının kaderine hükmetme yeteneğine sahip olabilirler.

    Unutmayın,birlikten kuvvet,ayrılıktan zaaf doğar.

Asırlardır,başka ulusların gölgesinde,esaret altında      dahi kendi kimlik ve öz değerlerini kaybetmeden     yaşama savaşı verdiniz.Aynı tehlikeye bir daha aynı hataya düşmeyiniz.Zira aslan bir kez ağa düşer.        Fırsat bu fırsat,gün bu gündür.

     Dünyada güç dengeleri süratle değişmekte uluslar   yeni bin yılda değişim rüzgarlarıyla yeni bir yapılanmaya gitmektedir.

Bu rüzgarlardan esinlenerek talih ve baht rüzgarının müspet yönden esişini fırsat bilmeli.ergenekon destanı yeniden yazılmalıdır.Bunun için; manevi köprüleri sağlam tutmak,dil tarih,inanç,kültür bağlarımızı tazelemek yeterlidir.Ancak bu suretle geleceğe güvenle bakabiliriz.Bir olunuz,birlik olunuz,diri olunuz,iri olunuz diyen ecdadımızın bu tarihi vasiyetine çağırıyorum hepinizi.Biliniz ‘ki kimliğini,ortak tarihini,milli ve manevi değerlerini kaybetmiş,karakterini,özünü kaybetmiş uluslar başka ulusların varlık potasında erir yok olur. Böyle ulusları tarih asla affetmez.

“Eğer sen kendi kaderine hükmetme basiretini gösteremezsen,başkaları senin geleceğine,kaderine kolayca  hükmeder.”Bölünüp parçalanmış kayaların akibetini düşünün;dalgalar,rüzgar  gibi doğa güçleri ve zamanın acımasız değirmeninde ufalanıp,toz olmaya mahkumdur.Oysa taş olur,kaya olur,sıradağlar gibi omuz omuza verirse insanoğlunu kader-i ilahiden başka hiçbir güç yıkamaz.

Filistin ve Çeçenistan bunun en bariz,en çarpıcı örnekleridir.Avrupa denilen Haçlı zihniyetli uluslar topluluğunun hedefi Türk izlerini yok etmek,o büyük gücün yeniden dirilişine imkan vermemektir.

    Amerika,Rusya,Çin ve İngiltere’nin ve Bütün emperyalist ülkelerin de değişmez hedefi Türk ulusunun bir süper güç olarak karşılarına yeniden çıkmasına engel olmaktır.Talih ve şans kendisine arka çevirenlere bir  daha müspet yönden esmeyen kutlu bir  rüzgara benzer.Türk İslam Birliği artık bir hayal bir ütopya değil.Bu tarihi şans mutlaka değerlendirilmelidir.

    Türk,en az savaşçı olduğu kadar ,kendisi ve tüm dünyayla dost,bilim ve Teknolojiye,her türlü müspet ilme,gelişime açık,çağdaş,medeni,inançlı,milliyetçi  insanlar topluluğudur.Kılıçla,top,tüfekle, fetih devri geçmiştir.Devir,İlim ve uygarlıkla fetih devridir.

Medeniyetler,dinler,kavimler savaşı yerine medeniyetler,dinler,kavimler arası dostluk ve barış öngörülmelidir.

Ulusların birleşerek, yıldız savaşları gibi ,göklerden gelecek tehditle evrenin hakimiyetine yönelik fetih projelerine hazırlanma zamanıdır.

Ayrıca dünya ne ırkçı,nede dinci,ümmetçi çağdışı anlayışlarla yeniden yapılandırılamaz.Tarihte en kanlı,anlamsız savaşlar ırkçılık ve din farklılıkları nedeniyle çıkmış,1. ve 2.dünya savaşı ile insanlık adeta toplu soykırımlara sahne olmuştur.

    Türk Ulusu,başka ulusların toprak bütünlüklerine,

azınlıkların din ve milliyet bütünlüğüne karşı değil,     kendi özüne dönme,Türk birliğini kurma ve çağdaş

medeniyet ufkuna birlikte yürüme ve kendi kaderine hükmetme yolunda el ele,gönül gönül’e vererek,aynı ülkü etrafında birleşmeli ve dünya platformunda yeni bir

yapılanmayla hak ettiği görkemli ve saygın yeri almalıdır.Türk birliği asla bir tehdit değil,belki bir denge unsuru olarak tesis edilmeli,NATO,B.M. topluluğu,

AB,gibi mevcut güçlerden kopmadan ,belki;G-7,D-8’ler  misali yeni bir güç odağının temelini inşa etmeli,  ”Türk gibi kuvvetli” sözünü yeniden insanlığa kabul ettirmelidir.

Bu büyük ideale doğru,tek parolamız şu olsun;”Geliniz,bir olalım,iri olalım,diri olalım,hepimiz özde biriz,manen beraberiz zaten.Güneş ülkesine doğru,el ele ,gönül gönüle.

    Unutmayınız bu alemde yaptıklarımız,sonsuzluk aynasında akis bulacak,bizimle yaşayacaktır.Öyle ise  Türk adını kıyamete kadar yaşatacak ve tarihin en yüce burçlarına dikecek insanlığa bir meşale,kurtuluş ve ümit  ışığı olacak Türk birliğini yeniden kuralım.,                     Mesajımı Büyük Türk Kaan ı Metehan’ın Orhun kitabelerinde bulunan çağrısıyla bitiriyorum.

“Ey Türk Ulusu.!Yer yarılmadıkça gök erimedikçe senin dirliğini kim bozabilir.”

Sizlere selam,sizlere sevgi getirdim öz yurdunuzdan,öz kardeşlerinizden.Baki selam ve sevgilerimle

 

 Nihat Gülle

 Şair ve yazar

( Türk İslam Birliği İdeolojisi. başlıklı yazı şiirinprensi tarafından 15.09.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.