Deseler ki; “Hayatta unutmadığın an” ne?

Senle geçen her anı, unutamam ki Anne…

 

 

Son hamlende içime attın hüzün tohumu

Bu hüzün sarmaşığı beni sarmalar artık;

Yokluğundaki tufan savururken ruhumu

Gönül vuslat gününü, düşleyip, dalar artık.

Kapanmıyor bu yara, günbegün azar oldu

Toprak evin olalı, buralar mezar oldu.

 

Gökteki bulutları gözüme asıp gittin

Sana rahmet umarak düşüyor her damlası,

Sinendeki közleri sineme basıp gittin

Sana cennet görünür, bana dünyanın yası.

Gülemem… Sensiz yaşam kızıyorken ömrüme,

Her nefeste Azrail sızıyorken ömrüme.

 

Sözlerin kulağımda, duâların mirasım

Hayalin kanatırken kabuk tutar mı yara?

Bilmem, biter mi bir gün, bu tükenmeyen yasım

Suretinle suretim mıhlanmışken duvara.

Artık her gecem kahır, artık her gün âh bana

Hayat fırtınasında yok artık penah bana.

 

Pınara döndü gözüm, oysa daha çiy idim

Sen kokuyorsun diye ıslanmaya razıyım;

Kırk yıllık çocuk iken, bak bir günde büyüdüm

Geriye döneceksen uslanmaya razıyım.

Ben hâlâ küçüğünüm sakın görme dev beni,

Saçımı okşayıver, rüyalarda sev beni.

 

Dindi mi acıların, eriştin mi rahata?

Rahat ettirmediysem,  hakkını helal eyle;

Dilerim rahmetinden misline misli kata

Allah’ım! Yer altını Anneme zelal eyle.

Gönlümü söylediğin sözlerle avuturum,

Ecel gelene kadar sanma ki unuturum.

 

 

Deseler ki; “Hayatta unutmadığın an” ne?

Senle geçen her anı, unutamam ki Anne…

 

 

 

10 HAZİRAN 2014 





( Anne başlıklı yazı Mustafa Sade tarafından 3.09.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.