Aslında anlatılacak çok şey varda bi yerden başlamak lazım.Hangimiz dertlenmedik, hüzünlenmedik ve sevdalanmadık ki? Hangimiz düşüncelerle düşüncelenmedik, hangimiz coşkun duygularımızı gönlümüze hapsetmek zorunda kalmadı ki.Bu duyguları yaşadığımız süreç belkide bize çok şey öğretmiştir: Sır saklamayı, sabretmeyi, halden anlamayı, sevgimizi büyütmeyi fakat gizleyebilmeyi, kimi zaman artık gizleyememeyi?
Bütün hüzünlere rağmen içimizde yaşama sevincini duyabilmeliyiz. Hayatın bizlere sunduğu, armağan ettiği bütün zorluklara rağmen. Zaman zaman gözlerimiz dolsa da, içimizde bir ses hazanları çağırsa da yaşama sevinci bizleri terk etmemeli. Kısacası bizler yaşama sevincinin bizleri terk etmemesi için elimizden geleni yapmalıyız.
İnsan olmanın güzel taraflarını hatırlayalım; mesela bi insana yardım etmenin bizlere verdiği yüksek hazlar, duyguların bizleri götürdüğü kıyılar, iman etmekle gelişen düşünce ve hayal dünyası, ruhumuzun ölümsüz oluşu bu nedenle duyduğumuz sonsuzluk duygusu, içimizde büyüttüğümüz sevdanın davranışlarımıza yansıması değil mi zaten.

( Hangimiz Düşüncelerle Düşüncelenmedik Ki başlıklı yazı Onur Çiçek tarafından 1.09.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.