Yürüyen bir ışık kervanıydı yakamozlar
oluk oluk akardı bir düşün ardında
zamanın puslu rıhtımında...



Olağanüstü bir sessizlikti yeşillenen
sayfa sayfa çevir bitmeyen.
Beklentileri yayardı kırılası eller...
Tırnakların içine alınırdı 
sancının mıhlandığı yer.



Tembihlenirdi içimizdeki ben
kınından sıyrılırdı
çığlıklar üzülmeden.



Çürürdü ağustos sıcağında sevgisizlik.
takılırdı duyarsızlığın dalına
örselenmiş derinlik...



Gri bir koridorda
dönüp kırılırdı boyun
Takılırdı bir çift muska ikindiye
virajları alamazdı hüzün.
Yamaçların dikenleri arasına
yuvarlanırdı iyi niyet...



İçlerin içi acırdı
sürgün alacası yorgun iklimlerde
Nadasa kalırdı hücreler
kadavra aşkların bedenlerinde.



Denizin sonesi yumuşatırdı kalpleri
görünmeden dönerdi 
yumuşak bir fırtına.



Dönüşsüzlüğü iade ederdi akış 
Mor seslenirdi güneş 
yalan rengi bir çiçek açardı yapraksız.
Yaşlanıp yorgun düşerdi
uzun otların üzerinde bıraktığı iz.
Yeni gün takılırdı yakalarına
dağ çileği kokusunda.



Tende dağılması zordu yaraların
Yeni bir terk edişe takılıyken plak .
Dudaklarına ilişirdi yelden bir ıslık.
Yar semtinden geçerken
kanardı geçmiş.



Damıtılmış bir yol kavşağında 
dünü bitirirdi sıradağlar yaratan sevda
Saçları yasaklanırdı bütün dokunuşlara bir gün...



Ferda Özsoy


Fotoğraf


( Tırnak Acısı başlıklı yazı ferda'ca tarafından 30.08.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.