yokluğunda eriyor ruhum can verir gibi
sorguluyor beynim hem yüreğimi  hem de kendimi
özlemlerim tavan yapıyor morfin almışım sanki
yayılırsın ağır ağır tüm hücrelerime
toprak suyu nasıl özlerse
açarsa çatlayarak tüm kapılarını
işte ben de sana öylesine hasret doluyum
çalkantılı yüreğim bir deniz gibi
dolunay olmasa bile med cezir yaşıyorum
senin olmadığın bir yerde
hiç birşey umurumda değil
sen ben aşkımız ayrılmaz bir üçlüydük
seni bana anlat deseler
kelimeler bile anlatamazken seni
söyle nasıl anlatırım
sen benim kozalaklar içinde filiz veren aşk çiçeğimsin
o kadar ihtiyacım var ki sana
suya hasret toprak gibi
yağsan sağanak halinde ıslatsan beni
içimdeki yangınlar yine de sönmez
ben zaten gözlerimden akan
gözyaşı yağmurlarında boğulmuşum
bazen gözlerim kendiliğinden kapanıyor
sen olmasan da hayalin beliriyor karşımda
dayıyorsun başını omuzlarıma okşuyorum saçlarını
hoş geldin canım diyerek dudaklarından öpüyorum
sıklaşıyor nefesimiz
ellerimiz gezindiğinde bedenimizde
tebessüm edip mutluluğunu belirtiyorsun sen de
ama yoksun yanımda bak şimdi
vedalaşmaları sevmeyen ben
şimdi o lanet olası duyguyu da özlüyorum
yokluğunda anladım
zaman dilimini ne hoyratça yitirdiğimizi
seninle o kadar şey yaşadım ki
kısacık zaman diliminde
küsmüşken yaşama
önce bana kendini sonra kendimi sevdirdin
şimdi daha pozitif bakıyorum hayata
duy sesimi dön ne olur
çok ihtiyacım var sana ...


Refik
18.08.2014
İstanbul

( Vedalaşmaları Sevmem Ben başlıklı yazı keskin2011 tarafından 18.08.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.