Kim ne diyor, kim neyi dinliyor,
Gerçek ortada hala doğruyum diyor,
Kendini bilmez boşuna ortada geziyor,
Darbe vurayım derken darbe yeyiyor,

Çıkıp ortaya atarlar nutuk
uzun uzunca,
Cevap yok söylediklerinin yeri sorunca,
İpin ucu adil olmayanın elinde olunca,
Yükseliyorum sanıyorlar kötü zan yapınca,

Edebiyat yapıp diline geleni söylüyor,
Kendisini kurtarınca ben paşayım diyor,
Dilin kemiği yok kendince hep söylüyor,
Unutuyor yaratanı en büyük benim diyor..

Huzur ve sükunet deyip kendisini arıyor,
Laf denilince çok, daha alasını söylüyor,
Hak adalet denilince ben adilim diyor,
Kendi yüklemiş yükünü alıp kaçıp gidiyor..

Masumum deyip, diyor diğerine suçlusun,
Söyleneler tutmuyor işin b
aşkası görsün,
Ak olan elbisendeki lekeyi nasıl unutursun,
Nutuk atınca suç sakıt olur deyip sanıyorsun,

Her şey ortada hak hakikat ilahi mizanda,
Teraziye kendini koy, gerçek olanlar ortada,
Bozuk plak gibi daima sayıyorsun etrafında,
Asıl doğruluk sende değil hakkın yüce katında..

Kendi kızgınlığınla gerçek adaleti kuramazsın,
Çarkı çevireyim dersin ama yerinde sayarsın,
Masumluk
edebiyatı ile mizanda sen yanarsın,
Bunların hepsi yanına mı kalacak sanırsın..

Dil söyler önüne geleni kemiği desen yoktur,
Dil sukut ediyorsa o
zaman söylenecek çoktur,
Hak hakikat denilince yandaş olanlar çoktur,
Kendini görmeyenin söz söylemeye hakkı yoktur,
 
( Hak Hakikat başlıklı yazı Can İyisever tarafından 5.08.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.