karanlık ve sisli bir İstanbul gecesi
evlerin ışıkları sönerken bir bir
kiminden yükselir kahkaha sesi
duvarlar ses geçirir
umurun da değil kimsenin
kararlı adımlarla yürür sokakta bir adam
yüzünde ki hatlar çok belirgin
belli ki çok acı çekmiş
durur ve sigarasından bir nefes çeker
yoktur elinde belki de gideceği adresi
aramaktan bitap düşmüş kesilmiştir dizlerinin bağı
bir köşe başında durur nefeslenir
elleriyle göğsünü sımsıkı tutar
belli ki cebinde sakladığı bir şeyler var
kimsenin görmesini istemediği
parmaklarının ucuyla çıkarır cebinden
üst üste yığılmış bir kaç mektup
ve bir de solgun resim
ellerinin titremesi bir sara nöbeti gibi
sigarasını dudaklarına götürememesinden belli
sigarayı öyle bir çekiyordu ki
sanırsın içi bir yangın yeri
içinde ki acı sanki yüzüne vurmuş
gözlerinin altında ki mor halkalar belirgin
yaşı genç olmasına rağmen
yaşadıkları boynunu bükmüş omuzlarını eğmiş
belki de yediği darbelerin haddi hesabı yok
sigarasından son bir kez daha çekti
içinde ki isyanları haykırırcasına
karanlık sokak da sisler arasında kayboldu
beklemek beyhude
ne kendi kaldı sokak da
ne de ayak izleri
yolcu yolunda gerek
içinde ki yangınlar diner belki ...


Refik
29.07.2014
İstanbul

( Yaşarım Yalnızlığımda Seni başlıklı yazı keskin2011 tarafından 29.07.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.