Ortaöğretim terbiyem döneminde yazdığım şiir ve yazılar ile sınıfımda ve ailemde ilgi ile karşılanırdım... Yazdıklarımın itibarı sebebiyle vucuda gelen bir ilgi zannederdim bunu...Ta ki edebiyattan kaçana kadar...
Henüz 14 yaşımda bile değilken 40'ın üzerinde şiir ile başlamıştım edebiyata ki...Hepsini bir gün yırtıp attığımı duyanlar, beni insafsızlıkla itham edeceklerdir belki ama...Evet, tüm semeremi yırtıp atmıştım... O gün bugündür, yazdıklarımdan ziyade yazdıklarımın bana kattıklarının güzelliğini farkettim... Edebiyatın edeple olan birliği... İçinde duyguları, içindeki edebiyatı kaybeden insanlar zamanla duygusuzlaşır ve kalbi ölür...
Kendime bakarken topluma da bakıyorum...Toplumun aynası edebiyatçılardır...Toplumu kendilerinden daha iyi tanır onlar...On beş senedir, ne kitap okuıyor ne de şiir yazıyorum...Sadece fikirlerimle yaşıyorum...Evet aziz okuyucum...Toplumumuz neden yozlaşıyor, neden ahlaksızlaşıyor...Ben susuyorum sen anlat bana... Neden eski toplumlarda geleceğe kalan eserler misarlar kaldı...Söyle bana...Neden Lüt Kavmi o kadar ahlaksızdı.Somon ve diğerleri...Ve bugün Batı ve Beni İsrail neden bu kadar duygusuz...Biliyor musun? Onlarda sanat soyunmaktır...Ve onlar ahlaksızlığı edebiyat olarak kabul ettiler...Ceddimiz hep duygularıyla yaşadı ve geleceği de duygularıyla aydınlatıyorlar.

Ben 19 yaşındayım ve edebiyattan uzak kaldığım günleri hiç sevmedim...Duygularınızı öldürmeyin,yaşayın. Yaşatın...Duygu varsa ahlak var ahlak varsa toplum var...
( Edebiyattan Uzak Edepsiz Nesil başlıklı yazı Sokulluzade tarafından 22.07.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.