Bir sevda öyküsünün başrol oyuncusu adamın, bir başka atıyordu kalbi o gün, buluşacaktı her zaman ki o yerde. Yüzüne bakmaya kıyamadığı, dünya güzeli genç kız ile...


Nihayet gelmişti o an işte karşısındaydı...


Baharın saçları ayak seslerine karışırken, ''Adını kazıyarak yazmıştım, o gün söğüt dalına.'' dedi usulca... Kahverengi dağların mavisinde, hüzün saklı gözlerle bakıyordu genç kız. Dili lal olmuştu sorgunun omuzlarında, sustu zaman...


Genç kız bir an eski sevdiğini düşündü, içinde buruk bir acı ve sızı başladı.
Sonra ''Aman ya beni sevseydi yanımda olurdu.'' diye iç geçirdi derin bir sancıyla... Sonrasında günler aylar geçti, ne yağmurlar ne fırtınalar koptu. Bu sevda kor oldu ateş oldu, çekilmez oldu bu ayrılıklar deryası...


Yine her zaman ki yerde buluştular, genç adam bir kez daha daha fısıldadı.
Dünyalar güzeli sevdiği kıza onu ne kadar çok sevdiğini, hafiften gülümsedi genç kız sevdiği adama...


Daha sonra karar alınır, nikah günü gelir çatar, ikisi de sevdanın doruklarında mutluluktan öyle bir uçmuşlardır ki, tarifi bile imkansız.


Nihayet o tarihi gün de gelir, genç adamla kız otururlar nikah masasına
Salon tıklım tıklım dolu... memur genç adama sorar, ''Bu kızı eş olarak kabul ediyor musunuz?'' Genç adam ''Tabi ki evet'' der, memur genç kıza sorar? ''Bu genç adamı eş olarak kabul ediyor musunuz?''


Genç kız salonda eski sevdiğini görür o an da, adam yıkılmış bir halde ona bakmakta, saçları dağılmış gözlerinde yaşlar ayakta duramayacak kadar bitkin. Genç kız evet derse belki de o an ölecek. Genç kızın gözleri dolar ağlamaklı, sanki yüreğine hançer saplanmış, o da bitkin ve perişan. Son bir nefesle avazı çıktığı kadar, ''Hayır'' diye haykırır çığlık çığlığa. Çünkü o genç adam ilk sevdiği uğruna gecelerce ağladığı tek adamdı...


Salonda bir uğultu başlar, genç kız koşar unutamadığı sevdiğine... sarılırlar birbirlerine sıkıca. Diğer genç ise; olanlara bir anlam veremeden, öylece donup kalmıştır... Dudaklarından sadece titrek bir sesle, ''Bende seni sevmiştim'' diyebildi... Genç kız hıçkırarak cevap verir ''Ama o benim ilk sevdiğimdi.''


Sonrasında günler geçti genç kız mesuttu, uğruna gecelerce ağlayıp sızladığı ilk sevdiğine kavuşmuştu. Belkide ben hatalıydım diye düşündü o an...
Diğer sevdiği adam ise perişan bir halde, almış kalemi eline son bir mektup yazacaktı sevdiği kıza. Bir şeyler karaladı gözünde yaşlarla, sonra cep telefonunu çıkarıp bir mesaj yazdı genç kıza son defa...


Genç kız gelen mesaja bile bakmadı, sevdiği adama kavuştu sanıyordu.
Hep onu düşünüyordu, telefon açtı eski sevdiğine, Onu çok özlediğini buluşmak istediğini söyledi.


Adam ''İş yerinde olduğunu ve çok meşgul olduğunu.'' söyledi kibarca. ''Akşam ararım buluşuruz.'' dedi ardından, genç kız ''peki'' dedi üzgün bir halde. Akşama daha çok saatler vardı, genç kız birazda zaman geçsin diye evden sokağa cıktı... Hem biraz alışveriş yapacaktı... Önce biraz sahilde yürürüm diye düşündü ve o tarafa yöneldi...


Boş bir bank bulup oturdu sevdiği genç adamı düşünüp dalmıştı bir kahkaha sesiyle irkildi. ''Biri var aslında çıkıyoruz.'' dedi, o ses yanındaki sarışın bayana. Devam etti o ses, ''Sevdim onu ama bitti sen varsın artık.'' dedi... Genç kız beyninden vurulmuşa döndü, bu muydu uğruna ağlayıp göz yaşı döktüğü adam. Gözleri doldu başı döndü o an, güçlükle ayağa kalktı sessiz hıçkırıklarla oradan uzaklaştı...


Kendini zor eve attı genç kız, sonra diğer genç adam aklına geldi. Onu da çok üzmüştü ama hala seviyordu, telefona sarıldı hemen onu aradı...
Telefondaki ses ''Buyurun ben annesiyim'' dedi, ''Ben oğlunuzu aramıştım o yok mu?'' dedi genç kız. Genç adamın annesi ağlayarak ''Oğlum iki gün önce canına kıydı'' dedi... Genç kızda ağlamaya başladı, genç adamın annesi devam etti konuşmasına...

''Oğlum bir not bırakmış sanırım size.''


Not da şu yazılıydı..!!

''Ben seni ölümüne sevmiştim be kızım adını tırnaklarımla kazımıştım
Buluştuğumuz yerdeki o söğüt dalına ve kalbime sana mutluluklar dilerim elveda...''

29.11.2012 09:19:54


Polat Tek
( Bir Aşk Hikayesi... başlıklı yazı Polat Tek tarafından 16.07.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.