Online Üye
Online Ziyaretçi
Gün kırılır ince yerinden
Anda yalnızlık
Geçmişte yalnızlık
Aşarken dil sırat
köprüsünü
Altı üstü
Gayya kuyusu
Kaygıya kurban etmişken
dünü
Bir sözcük
Nefes misin?
Nefis mi?
İkileminde parçalanır yürek
Su sızmaz göz pınarlarına
.
Akar içindeki derin boşluğa
Bir günahın koynunda
Hasret artık kirpik
kirpiğe
Toplar karanlığa affa
uğramış günahları
Kilitlenir gecesinde sandık
Sürünürken korku
Emekler sevgi tohumları
Duydun mu hiç aşkla patlayan tomurcuğun sesini
Gördün mü hiç yorgun yaprakların güneşi seyrini
Kaç kez kırılır bir gül dalından?
Kaç kez solar güneşin ışığından?
Kavrulurken Aşka Aşkından
Süzülür tan yerinden abıkevser
Kaldırır ayağa miski amber
kokuları
Günü bahar
Günü aydınlık