-

Ölmeyi özler mi insan hiç ,

bunca telaşın gölgesinde..

Susmayı adet edinirmi veya töre ,

bunca söz varken dilinde..

Dokunmaya kalksa uçacak rüzgar,

emanet bir aşkın peşine..

Dualar eder mi hiç ?

Aşka veya bu amansız sevgiye ...


Kanamışlığımla geldim sana ,

annem gibi sevdim seni ..

Düşlerimin mısralarımın gönül romanlarımın sahibi

Huzur verdim sana,

mutluluk kokan tenini

Saklama benden ,

sonunda çaldı kapıyı ölümün arifesi ...


Başka gönüllerin meyili başka filmlerin artisi

Sende gidermiydin söyle ,

ayrılığın mültecisi ..

Şaşkınlığıma örtbaz etme

Görünsün bu aşkın sahipsizliği .

Gözlerim açık giderim belki ,

yaklaştı ölümün arifesi ...


Bak gidiyorum işte,

bir haziran gecesi takviminde ..

Vuslat çoktan geçti ,

neylerin klarnetin hicaz sesinde .

Sustum ne yazar konuşmak,

boşuna mı sevdim seni be ..

Yıllar geçsede ,

ömür devrilsede,

bu gönül senin peşinde ...


Ölümün Arifesi ,


Paraşütle mi geldin ,

Hemencecik çöktün üzerime..

Sevdiğim vardı benim ,

Son kez bakmalıyım gözlerine

Buluştuğumuz sokakların ,

Kaldırımlarını adımla

Belki ,

belki gazete altı ulaşırsın cesedime ...



( Ölüm Arifesi başlıklı yazı şiir avcısı tarafından 7/8/2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.