Unutulup gideceksin kara bağrında toprağın
Üstünde otlar bitecek solacak o son yaprağın
Ne uzundur ne de kısa tükenir can bir nefeste
Sanırsın dolu yaşadım oysa nefis boş kafeste


Saat durur süren biter nerede malların hani
Hiç farkında değildin sen, ölüm gerçek dünya fani
Daha çok daha çok dedin gözün servete doymadı
Gittiğin yerde bak kimse, cebine para koymadı


Şu çok sevdiğin elbisen kıyıp giyemedin bile
Varlığınla kibirlenip neden döküverdin dile
Kaç kez kırdın gönülleri ya seni kaç kez kırdılar
Ömür denen yolculukta hepsi yaşanmış sırdılar


Burada mevki makam yok her kul eşit bu huzurda
Ne torpil var nede rüşvet sürüye zulm eden kurda
Yer ile gök arasıdır hayat bir bulut kümesi
Vicdanı rahat olanın hafiftir günah küfesi


Bir tül gibi iniyorken kara perdesi ölümün
Diyeceksin ki soluyor yaşam gülleri gönlümün
Yüreğin iman nurundan ayrılmamış ise eğer
Maddeden manaya gidiş cennet müjdesine değer


Şükran Gülcenaz AYDOĞAN

( Hayat Ve Ölüm başlıklı yazı Şükran Aydoğan tarafından 19.05.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.