Makale / Tarihsel Makaleler

Eklenme Tarihi : 14.05.2014
Okunma Sayısı : 2235
Yorum Sayısı : 0

Demir Ağlarla Örmüştük Ana Yurdu Dört Baştan! ... 


Onbeş yılda asırları nasıl aştığımızı, (Atatürk’ün kendi deyimiyle “Biz büyük bir inkılap yaptık. Memleketi bir çağdan alıp yeni bir çağa götürdük.”) ancak Atatürkçülüğe ve Atatürk ilkelerine bakarak anlayabiliriz. Çünkü Atatürkçülük Türkiye gerçeklerinden doğmuş düşünce sistemi olup, bu düşünce sisteminin temelini de Atatürk ilke ve inkılapları oluşturmaktadır. 

Atatürk ilkelerine bakarken temel ilkelerin yanı sıra bütünleyici ilkelerle birlikte bakmamız lazımdır. 

-(Temel İlkeler; Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, Devletçilik, Laiklik ve İnkılâpçılık) 
-(Bütünleyici İlkeler; Milli Egemenlik, Milli Bağımsızlık, Milli Birlik ve Beraberlik, “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh”, Çağdaşlaşma, Bilimsellik ve Akılcılık, İnsan ve İnsanlık Sevgisi) 
Bu ilkelerden herhangi birinin yok edilmesi, kullanılamaz hale getirilmesi ülkenin geri kalmasının hatta bağımsızlığını yitirmesinin nedeni olur. 

Türkiye Cumhuriyetinin ilk onbeş yılına damgasını vuran ve 10.YIL MARŞI’nda ‘’ Demir ağlarla ördük Ana yurdu dört baştan. ‘’ mısrasının yazılmasında da etken olan Devletçilik ilkesinin önemini çok iyi kavramak lazımdır. 

—Çünkü Atatürkçü düşüncede devletçilik ilkesi cumhuriyetin kurulmasından sonra ülkenin kısa sürede kalkınması sürecinde ekonomik alanda bireylerin yapamayacağı bazı işleri devletin üzerine almasına dayanan, hiçbir doktrine bağlı olmayan, sadece ülkemiz şartlarına, gereksinimlerine göre doğmuş bir ilkedir. 

Osmanlı imparatorluğunun son dönemlerinde birçok cepheye dağılmış olan Türk ordusu, savaşların içinde yorgun düşmüş, ülke yıkıntı haline gelmiş, birçok topraklar kaybedilmiş, sonunda Anadolu işgale başlanmıştır. Çanakkale’de tarihin seyrini ve bir milletin kaderini değiştiren tarihe Çanakkale destanı olarak geçen büyük zaferden sonra, Kurtuluş Savaşıyla Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde bağımsızlık yolunda ‘’Ya İstiklal! Ya Ölüm! ’’ parolasıyla bağımsızlık mücadelesi başlatılmış, topyekûn mücadeleyle yedi düvele gerekli cevap verilmiştir. Savaştan çıkan yıkıntı, enkaz halinde bir ülke, yorgun bir millet ve geçmişin borçlarını üstlenen Cumhuriyet Türkiye’siydi. Tüm bunların üstesinden fazla değil, çok kısa bir sürede, onbeş yıl gibi bir zamanda gelinmiş, dünyanın güçlü ülkeleri arasında takdire değer söz sahibi olunmuştur. Ülkemiz artık yönetimin babadan oğla geçtiği padişahlık ve halifelik yönetiminde ki eski köhne Osmanlı devleti değil, dünyanın medeni ülkeleri arasında hak ettiği yerini almış, söz sahibi halk egemenliğine dayalı genç Türkiye Cumhuriyeti’dir. 

Atatürk cumhuriyeti ilk kurduğu andan itibaren eğitim ve ekonomi konularına büyük önem vermiştir. Çünkü Atatürk, eğitim ve ekonominin, milletlerin kalkınmasını sağlayan temel etkenler olduğunu çok iyi bilmektedir. Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyeti bu sağlam temel üzerine oturtmuş ve sağlığında da bunun mücadelesini başarıyla yürütmüştür. 

Mustafa Kemal, Cumhuriyetin kuruluşundan sekiz ay kadar önce ekonomi seferberliğine, 17 Şubat–4 Mart 1923 İzmir'de düzenlediği İktisat Kongresi ile başlamış ve Kongre'nin açılış konuşmasında da ilk cümlesi 'Bir milletin doğrudan doğruya hayatıyla ilgili olan en önemli faktör, o milletin iktisadiyatıdır.' olmuştur 

İşte onbeş yılda memleketi bir çağdan alıp yeni bir çağa götüren bu dev gelişim süreci Atatürkçü ilkelerin tam anlamıyla uygulanmasıyla, sanayi ve ekonomik alanda ki kalkınma da devletçilik ilkesi sayesinde gerçekleştirmiştir. 

1923–1938 yılları arasında yapılanlara baktığımız zaman onbeş yılda gerçekten yurdu demir ağlarla ördüğümüzü, bununla da yetinmeyip, 
1934 yılında Kayseri Uçak ve Motor Fabrikası’nda yapılan, Türk yapımı ilk uçakla, Kayseri-Eskişehir arasındaki deneme uçuşunu başarıyla gerçekleştirdiğini görmekteyiz. 
**** 
1923–1938 yılları arasında yapılanlara kronolojik sıralama içerisinde kısaca bakalım; 

—17 Şubat–4 Mart 1923 tarihinde İzmir İktisat Kongresi, toplanmıştır. 

23 Nisan 1924 de Anadolu-Bağdat Demiryolu’nun devletçe satın alınmasını öngören kanun kabul edildi. 21 Eylül 1924 de Samsun-Çarşamba Demiryolu’nun temeli Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal tarafından atıldı. 10 Ekim 1924 de Ankara-Sivas Demiryolu’nun yapımına başlandı. 16 Nisan 1925 de Kütahya-Tavşanlı Demiryolu’nun yapımına ilişkin kanun kabul edildi.17 Nisan 1925 de Ankara-Yahşihan demiryolu hattı genişletilerek hizmete açıldı. 20 Aralık 1925 de Yeşilhan, Yerköy demiryolu hattı işletmeye açıldı. 
1 Şubat 1926 de Ankara Eskişehir Demiryolu’ndaki ilk istasyon olan Gazi İstasyonu törenle açıldı. 30 Nisan 1926 de Samsun-Kavak demiryolu hizmete girdi.29 Nisan 1927 de Yerköy-Kayseri demiryolu hattı işletmeye açıldı.29 Mayıs 1927 de Ankara-Kayseri demiryolu hizmete girdi. Hattın uzunluğu 380 kilometre.9 Eylül 1927 de Samsun-Havza demiryolu hattı işletmeye açıldı.. 21 Kasım 1927 de Samsun-Amasya demiryolu hattı işletmeye açıldı.
*1 Ocak 1928 de Haydarpaşa-Pendik arasında banliyö seferleri yapan “Anadolu Demiryolları Şirketi” devlet tarafından satın alındı. 23 Ağustos 1928 de Amasya-Zile demiryolu (82 km) hizmete girdi.2 Eylül 1928 de Kütahya-Tavşanlı demiryolu (51 km) hizmete girdi. 31 Aralık 1928 de Haydarpaşa - Eskişehir - Konya ve Yenice - Mersin Demiryolu’nun devlet tarafından satın alınmasına ilişkin antlaşma bir yasayla onaylandı.*5 Ocak 1929 de Anadolu-Bağdat ve Mersin-Tarsus demiryolu ile Haydarpaşa Limanı devletleştirildi. Bağdat Demiryolu imtiyazı 1902 yılında “Anadolu Demiryolları Şirketleri”ne verilmişti. *5 Temmuz 1929 de Mersin-Adana demiryolu (67 km) devletleştirildi. 2 Eylül 1929 de Kütahya-Emirler demiryolu hattı işletmeye açıldı.9 Eylül 1929 de Fevzipaşa-Gölbaşı demiryolu (139 km) hizmete girdi.12 Kasım 1929 de Kayseri-Gemerek demiryolu (94 km) hizmete girdi.1 Şubat 1930 de Kayseri-Sarıkışla demiryolu (129 km) hizmete girdi.11 Mart 1930 de Emirler-Balıköy demiryolu hattı işletmeye açıldı.11 Ağustos 1930 de Zile-Kunduz demiryolu hattı işletmeye açıldı.30 Ağustos 1930 de Bölüm bölüm tamamlanan Ankara-Sivas demiryolu (toplam uzunluğu 603 km) Başbakan İsmet İnönü tarafından ulaşıma açıldı. 
15 Mart 1931 de Gölbaşı-Malatya demiryolu (112 km) hizmete girdi.23 Nisan 1931 de Kütahya-Balıkesir demiryolu (253 km) hizmete girdi. Fevzipaşa-Malatya demiryolu (251 km) hizmete girdi. Irmak-Çankırı demiryolu hizmete girdi.*1 Haziran 1931 de Bursa-Mudanya demiryolu devlet tarafından satın alındı. 42 kilometre uzunluğundaki hat işletmeye 1892 yılında açılmıştı. (Daha sonraları bu hat sökülecektir.) . 31 Ağustos 1932 de Kunduz-Kalın demiryolu hattı işletmeye açıldı. 30 Kasım 1932 de Ulukışla-Niğde demiryolu (70 km) hizmete açıldı.16 Aralık 1932 de Samsun-Sivas demiryolu (395 km) hizmete açıldı *15 Nisan 1933 de Samsun-Çarşamba demiryolu hattı hükümetçe satın alındı. *27 Nisan 1933 de Adana-Fevzipaşa demiryolu devletleştirildi. 2 Mayıs 1933 de Niğde-Boğazköprü demiryolu (110 km) ulaşıma açıldı. 20 Eylül 1933 de Ulukışla-Kayseri demiryolu ulaşıma açıldı. Böylece Akdeniz’le Karadeniz demiryoluyla birleşti. *1 Mart 1934 de İzmir-Kasaba demiryolu devletleştirildi.* 27 Nisan 1934 de Bandırma-Menemen-Manisa demiryolu devletleştirildi. *27 Mayıs 1934 de Basmane (İzmir) -Afyon demiryolu devletleştirildi.1 Haziran 1934 de Ortaköy-Bolkuş demiryolu hattı işletmeye açıldı. 30 Haziran 1934 de Demiryolu Elazığ’a ulaştı. 10 Ağustos 1934 de Fırat-Yolaçtı demiryolu hattı işletmeye açıldı. Yolaçtı-Elazığ demiryolu hattı işletmeye açıldı.* 27 Ağustos 1934 de Tire-Aydın demiryolu ulaşıma açıldı. Antalya demiryolu hattının temeli atıldı. *1 Mayıs 1935 de Aydın demiryolu hükümetçe satın alındı. *1 Temmuz 1935 de Aydın demiryolu devletleştirildi. 5 Ağustos 1935 de Fevzipaşa-Ergani demiryolu hizmete girdi. 15 Eylül 1935 de Ergani-Osmaniye demiryolu hattı işletmeye açıldı. 1 Ekim 1935 de Çankırı-Atkaracalar demiryolu hattı işletmeye açıldı. 12 Kasım 1935 de Irmak-Filyos demiryolu işletmeye açıldı. 22 Kasım 1935 Fevzipaşa-Diyarbakır (Diyarbakır) demiryolu ulaşıma açıldı. 26 Kasım 1935 de Afyon-Isparta demiryolu ulaşıma açıldı. 19 Aralık 1935 de Sivas-Eskiköy demiryolu işletmeye açıldı. 25 Mart 1936 de Afyon-Karakuyu demiryolu, bir gün sonra da Bozanönü-Isparta demiryolu ulaşıma açıldı. 18 Mayıs 1936 de Sivas-Erzurum demiryolunun yapımına başlandı. 1 Kasım 1936 de Eskiköy-Çetinkaya ve Yazıhan-Demirhan demiryolu hattı işletmeye açıldı. 18 Kasım 1936 de Filyos-Çatalağzı demiryolu hattı işletmeye açıldı. 6 Haziran 1937 de Sivas-Malatya demiryolu Çetinkaya’da birleşti.*1 Temmuz 1937 Toprakkale - İskenderun, Fevzipaşa - Meydanıekber demiryolları devletleştirildi.12 Ağustos 1937 de Çatalağazı-Zonguldak demiryolu hattı işletmeye açıldı.16 Ağustos 1937 de Hekimhan-Çetinkaya demiryolu ulaşıma açıldı. 1 Ekim 1937 de Çatalağzı-Zonguldak demiryolu ulaşıma açıldı. 16 Kasım 1937 de İran ve İran sınırlarına ulaşacak olan Diyarbakır-Cizre demiryolunun temeli atıldı. 20 Kasım 1937 de Sivas-Divriği demiryolu hizmete girdi. 15 Ağustos 1938 de Divriği-İliç demiryolu hizmete girdi. 10 Ekim 1938 de Ankara-Erzurum demiryolu hattı Erzincan’a ulaştı. 

*1 Nisan 1924 de Ergani Bakır İşletmeleri devletleştirildi, 
14 Mayıs 1924 de Türkiye Taş Kömürü Kurumu Zonguldak’ta kuruldu. Taşkömürü üretimi ve maden işleme üniteleriyle entegre bir tesise sahip olan TTK, Zonguldak’ın da sembolü haline geldi. 

12 Ağustos 1924 de Cumhuriyet Türkiye'sinin ilk işçi kuruluşlarından biri olan Amele Teali (yükselme) cemiyeti kuruldu.26 Ağustos 1924 de (1 milyon sermayeli) “Türkiye İş Bankası” kuruldu. 17 Eylül 1924 de Türkiye Tütüncüler Bankası ve Yaşarbank kuruldu. (Atatürk törende yaptığı konuşmada “Bu memlekete iki şey gerek. Yol ve okul” dedi.) 
23 Ekim 1924 de Türkiye, Uluslararası Eşya Taşımacılığı Antlaşması’nı imzaladı.16 Şubat 1925 de Havacılığı yaygınlaştırmak, ordunun hava gücünü artırmak amacıyla “Türk Tayyare Cemiyeti” kuruldu. Cemiyet, daha sonra Türk Hava Kurumu adını aldı.17 Şubat 1925 de Osmanlı İmparatorluğu döneminde üreticiyi büyük sıkıntıya sokan, ürünün değerinin onda birini devlete vermeyi zorunlu kılan “aşar vergisi” kaldırıldı.* 1 Mart 1925 de Fransız tütün rejisi devletleştirildi.8 Mart 1925 de Cumhuriyet döneminin ilk milli sigorta şirketi olan “Anadolu Anonim Türk Sigorta Şirketi” kuruldu.5 Nisan 1925 de Türkiye’de şeker fabrikaları kurulmasına ilişkin kanun kabul edildi.19 Nisan 1925 de Sanayi ve Maadin (Madenler) Bankası’nın kurulmasına ilişkin kanun kabul edildi. 

—5 Mayıs 1925 de Ankara’da uzmanların “burada ot bile bitmez” dediği alanda, Atatürk’ün isteğiyle “GAZİ ORMAN ÇİFTLİĞİ’NİN” kurulmasına başlandı. 

5 Ağustos 1925 de İzmir Liman ve Körfez İşleri İnhisarı TAŞ kuruldu.14 Ağustos 1925 de Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk posta pulları tedavüle çıkarıldı.15 Ağustos 1925 de Kayseri’de tayyare ve motor fabrikası kurulması için Junkers Firması’yla antlaşma imzalandı. 
1 Ekim 1925 de Bursa Dokuma Fabrikası’nın temeli, Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal’in de hazır bulunduğu törenle atıldı.5 Ekim 1925 de İlk ‘cumhuriyet altını’ İstanbul Darphanesi’nde basıldı.14 Ekim 1925 de 75 metre uzunluğunda Türkiye’nin ilk betonarme köprüsü Menderes Nehri üzerinde yapıldı. 
22 Aralık 1925 de Alpullu Şeker Fabrikası’nın temeli atıldı.8 Ocak 1926 de Emlak ve Eytam (Yetimler) Bankası kuruldu.25 Ocak 1926 de Şeker, petrol ve benzin tekeli hakkında kanun TBMM’de kabul edildi.13 Şubat 1926 de Savurganlıkla mücadele amacıyla “Men-i İsrafat Kanunu” kabul edildi.18 Şubat 1926 de Türkiye ile Amerika arasında geçici ticaret antlaşması imzalandı. 

22 Mart 1926 de İçki İnhisarı’nın (tekelinin) devlete ait olmasını öngören kanun kabul edildi. 
24 Mart 1926 de Türkiye’de petrol arama alışmalarının ve petrol kuyuları işletmesinin devlet tarafından yapılmasına ilişkin kanun kabul edildi. 
—19 Nisan 1926 de Türk karasularında deniz nakliyatı, yolcu taşımacılığı ve her türlü liman hizmetlerinin Türk bandıralı gemiler tarafından yapılmasına ilişkin kanun kabul edildi. Yabancılara verilen imtiyazlar iptal edildi. Kabotaj Kanunu 1 Temmuz 1926′ da yürürlüğe girdi 

12 Haziran 1926 de Genç Türkiye Cumhuriyeti’ni Avrupalılara tanıtmak amacıyla “yüzer sergi” haline dönüştürülen Karadeniz Gemisi İstanbul’dan hareket etti. İsveç’e kadar gidip dönecek olan gemide yerli ürünler ve çeşitli sanat eserleri sergilenmiş ve Gemi uğradığı limanlarda halkın ziyaretine açılmıştır. 

*17 Haziran 1926 de Kadıköy Su Şirketi devletleştirildi.26 Kasım 1926 de Alpullu Şeker Fabrikası işletmeye açıldı.17 Aralık 1926 de Uşak Şeker Fabrikası işletmeye açıldı.6 Kasım 1927 de Bünyan dokuma fabrikası işletmeye açıldı.2 Şubat 1928 de Ankara Çimento Fabrikası açıldı. 

—1 Aralık 1928 de İkinci İktisat Şûrası toplandı. 
—4 Nisan 1929 de Yerli malı kullanımını teşvik amacıyla düzenlenen yerli mallar haftası ilk kez kutlandı. 

—8 Haziran 1929 de Anadolu’daki topraksız köylülere devlet tarafından toprak verilmesine ilişkin kanun kabul edildi. Sanayi Koruma Kanunu kabul edildi.11 Ağustos 1929 de “Türk Yerli Mallar Sergisi” İstanbul’da Galatasaray Lisesi’nde açıldı.10 Temmuz 1932 de Türkiye Sanayi Kredi Bankası kuruldu.* 3 Ekim 1932 de Hükümet İzmir Rıhtım Şirketi’ni satın aldı. 22 Nisan 1933 de Türkiye Cumhuriyet ile Osmanlı Duyun-u Umumiye (genel dış borçlar) İdaresi arasında imzalanan antlaşma ile Osmanlı dönemi borçlarının tasfiyesine başlandı.1 Temmuz 1933 de TBMM’nin kabul ettiği kanunla “Türkiye Seyrüsefain İdaresi’nde reorganizasyona gidildi.” İdare Akay İdaresi (Adalar, Kadıköy, Yalova) , Denizyolları Müdürlüğü (Uzak Hatlar) , Fabrika ve Havuzlar Müdürlüğü olmak üzere üçe ayrıldı. Bunun yanı sıra Gemi Kurtarma AŞ kuruldu. 
11 Temmuz 1933 de Sümerbank resmen faaliyete geçti.1 Eylül 1933 de Denizyollarında devletçe işletme tekeli başladı. 
2 Kasım 1933 de Telgraf şirketi devlete devredildi. 

—1 Aralık 1933 de İktisat vekâletince hazırlanan “birinci beş yıllık sanayi planı” başbakanlığa sunuldu. 

4 Aralık 1933 de Eskişehir Şeker Fabrikası kuruldu. Bölge çiftçisinin ürettiği pancarları işleyerek şeker üretimi gerçekleştiriyor.5 Aralık 1933 de Eskişehir Şeker Fabrikası üretime başladı. 

—3 Mayıs 1934 de Kayseri Uçak ve Motor Fabrikası’nda yapılan, Türk yapımı ilk uçak, Kayseri-Eskişehir arasındaki deneme uçuşunu başarıyla gerçekleştirdi. 

16 Haziran 1934 de İlk süttozu fabrikası Bursa’da açıldı.*23 Temmuz 1934 de İstanbul tramvaylarını işleten yabancı şirketin sözleşmesi devlet tarafından feshedildi.13 Ağustos 1934 de Bakırköy Bez Fabrikası yenilenerek işletmeye açıldı.15 Ağustos 1934 de Zonguldak sömikok (antrasit) fabrikalarının temeli atıldı. Kömür yıkama fabrikası işletmeye açıldı.2 Eylül 1934 de Kadıköy ve Üsküdar tramvayları hizmete girdi.30 Eylül 1934 de Keçiborlu Kükürt, Isparta Gülyağı fabrikaları üretime başladı. İstanbul-Diyarbakır arasında uçak seferleri başladı.19 Ekim 1934 de Turhal Şeker Fabrikası üretime başladı.* 18 Aralık 1934 de İstanbul Rıhtım, Dok, Antrepo şirketi devlet tarafından satın alındı.* 21 Şubat 1935 de İzmir Havagazı Şirketi devletleştirildi.29 Nisan 1935 de İstanbul-İzmir telefon hattı açıldı. 
17 Haziran 1935 de (Bazı kaynaklarda 6 Temmuz) Türkiye’de şeker üretimini rasyonel hale getirmek amacıyla, İş Bankası, Ziraat Bankası ve Sümerbank’ın ortaklığıyla “Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ” kuruldu. 22 milyon sermayeli şirkete mevcut 4 şeker fabrikası (Alpullu, Uşak, Eskişehir, Turhal) bağlandı.20 Ağustos 1935 de Keçiborlu-Kükürt Fabrikası açıldı.16 Eylül 1935 de Kayseri Bez Fabrikası üretime başladı.23 Ekim 1935 de Etibank çalışmalarına başladı.31 Ekim 1935 de Ankara Mamak’da Kızılay’ın Zehirli Gaz Maskesi Fabrikası açıldı.29 Kasım 1935 de Paşabahçe Şişe Cam Fabrikası üretime başladı.10 Aralık 1935 de Zonguldak Türk Antrasit Fabrikası işletmeye açıldı. 

—10 Ocak 1936 de İkinci beş yıllık sanayi planı Ankara’da yapılan “endüstri kongresinde” görüşülerek ilkeleri kabul edildi. 

*9 Nisan 1936 de İstanbul telefon şirketi devletleştirildi.18 Nisan 1936 de İzmir Kâğıt Fabrikası’nda ilk kâğıt üretildi.10 Haziran 1936 de Van Gölü’nde devletçe gemi işletilmesini öngören kanun kabul edildi.11 Haziran 1936 de Ergani Bakır İşletmesi’nin satın alınmasına dair kanun kabul edildi.*1 Ağustos 1936 de Ankara Türk Sigorta AŞ kuruldu.8 Eylül 1936 de Ankara ve İstanbul Radyo Şirketleri devlet tarafından satın alındı. 

20 Eylül 1936 de Malatya İplik ve Bez Fabrikası AŞ kuruldu.29 Ekim 1936 de Haliç’de Unkapanı ile Azapkapı arasında kurulan Atatürk Köprüsü ulaşıma açıldı. (477 metre uzunluğundaki köprü 1 milyon 585 bin liraya mal olmuştur.) 

3 Kasım 1936 de Ankara’da Çubuk Barajı açıldı.6 Kasım 1936 de Günümüzdeki Seka’nın çekirdeğini oluşturan “İzmit Kâğıt ve Karton Fabrikası” hizmete girdi. Yılda 16 bin ton kâğıt üretecek olan fabrika 3 milyon 300 bin liraya mal oldu. 

*28 Kasım 1936 de Ereğli Kömür Şirketi’nin devletçe satın alınmasına ilişkin sözleşme imzalandı. 

—5 Ocak 1937 de “Devletçilik” ilkesi yapılan değişiklik sonucu Teşkilat-ı Esasiye Kanunu’nun (Anayasa) 2. Maddesinde yer aldı. 

—3 Nisan 1937 de Karabük Demir-Çelik Fabrikaları kuruldu.4 Nisan 1937 de Ereğli Bez Fabrikası üretime başladı.25 Mayıs 1937 de Malatya Bez Fabrikası’nın temeli atıldı.*26 Ağustos 1937 de Kozlu Kömür İşletmeleri devletleştirildi.27 Eylül 1937 de İstanbul-Edirne karayolunun Lüleburgaz’a kadar olan bölümü ulaşıma açıldı.9 Ekim 1937 de Nazilli Basma Fabrikası Atatürk tarafından açıldı.4 Kasım 1937 de Kızılırmak Nehri üzerinde ki “Çetinkaya Köprüsü” hizmete girdi.6 Kasım 1937 de Belediyeler Bankası açıldı.27 Aralık 1937 de Denizbank Kuruluş Kanunu kabul edildi.7 Ocak 1938 de Halk Bankası ve Halk Sandıkları Kuruluş Kanunu kabul edildi.21 Ocak 1938 de Yalova Termal Otel açıldı. 

*24 Ocak 1938 de İzmir telefon işletmesi devletleştirildi.1 Şubat 1938 de Gemlik Suni İpek Fabrikası, Atatürk’ün de hazır bulunduğu törenle açıldı.2 Şubat 1938 de Bursa’da Sümerbank Merinos kuruldu. 10 Şubat 1938 de Gölcük’te yeni bir tersane kurulmasına ilişkin kanun kabul edildi.*14 Nisan 1938 de Üsküdar ve Kadıköy Su Şirketi devletleştirildi.17 Mayıs 1938 de Divriği demir madenleri üretime başladı.*23 Mayıs 1938 de Türkiye Halk Sandığı kuruldu. İstanbul Elektrik Şirketi devletleştirildi.24 Haziran 1938 de Toprak Mahsulleri Ofisi kuruluş kanunu kabul edildi.10 Temmuz 1938 de İzmit Klor Fabrikası’nın temeli atıldı.20 Temmuz 1938 de Fiskobirlik kuruldu.*24 Ağustos 1938 de Murgul Bakır İşletmesi Etibank tarafından satın alındı. 
**** 
—1923 yılında Türkiye’de sadece İstanbul’da, ithal elektrik enerjisi kullanılırken, 1938 yılında 55 il, 103 ilçe, 15 bucak ve köy olmak üzere toplam 173 yerleşim merkezi elektriğe kavuşmuştur. 1923 yılında ülkede elektrik enerjisi hiç üretilemezken, 1938 yılında elektrik enerjisi üretiminin 396,9 milyon KW. Saat olmuştur. 

—1923 yılında, sadece silah ve mühimmat üreten birkaç fabrika dışında, milli denebilecek nitelikte, tek bir sanayi kolumuz yokken, 1938 yılında tarım, madencilik, dokuma, ağaç ürünleri, kâğıt, karton, maden ürünleri, bina inşaatı, kimya ve diğer sektörlerdeki sanayi kuruluşu sayısı 1473’e ulaşmıştı. 

— 1923 yılında uzunluğu 4000 km. olan ve tamamı yabancı şirketlerde bulunan demiryolları millileştirilmiş, daha sonra demiryollarının uzunluğu 1932 yılında 5639 km.ye, 1938 yılında ise 7380 km. ye ulaşmıştır. 

— 1923 yılında 18.335 km. uzunluğunda ki kara yolları 1932 yılında 36. 941 km.ye, 1938 yılında 40.235 km.ye ulaşmıştır. 

— 1923 yılında tüm ilkokulların sayısı 4894, öğrenci sayısı 341.941, öğretmen sayısı 10.238 iken, 1932 yılında okul sayısı 6788’e, öğrenci sayısı 567.361’e, öğretmen sayısı 15.064’e, 1938 yılındaysa okul sayısı 7862’ye, öğrenci sayısı 813.636’ya, öğretmen sayısı ise 17.120’ye yükselmiştir. 

— 1923 yılında resmi ve özel tüm ortaokulların sayısı 72, öğrenci sayısı 5905, öğretmen sayısı 796 iken, 1932 yılında okul sayısı 190, öğrenci sayısı 36.068, öğretmen sayısı 1380 e, 1938 yılında ise okul sayısı 228’e, öğrenci sayısı 83.642’ye, öğretmen sayısı 3402’ye ulaşmıştır. 

— Cumhuriyetin kuruluşunda lise, mesleki ve teknik okul statüsünde 87 okul, 7788 öğrenci ve buralarda görevli 1051 öğretmen varken, bu sayılar 1932 yılında 134 okul, 14.886 öğrenci, 1558 öğretmene yükselmiştir. 1938 yılında ise, okul sayısı 156’ya, öğrenci sayısı 36.716’ya, öğretmen sayısı 2311’e ulaşmıştır. 

— 1923 yılında fakülte ve yüksek okul statüsünde 9 okul, buralarda okuyan 2914 öğrenci ve 307 öğretim üyesi varken, bu rakamlar 1932 yılında okul olarak 18’e, öğrenci sayısı 5295’e, öğretim üyesi sayısı 502’ye yükselmiştir. 1938 yılında ise 19 fakülte ve yüksel okul, buralarda okuyan 10.213 öğrenci, 855 öğretim üyesi bulunmakta idi. 

- Eğitim ve öğretim alanındaki bu çalışmalar sonucunda; 1923 yılında ülkedeki okur-yazar oranı % 10,6, öğrenci sayısı 350.000 civarında iken, 1938 yılında okur-yazar oranı %22,4’e, öğrenci sayısı ise 1.110.000’a çıkmıştır. 
**** 
1938 yılı sonrasında da ülkemizde ki bu gelişmelerin devamı sağlanmıştır. Fakat hiçbir zaman 1923–1938 arasındaki O coşkulu ruha ulaşılamamış ve o hızlı kalkınma temposu yeterince yakalanamamıştır.1938 yıllarından sonra özellikle de 1950 lerden sonra düzenleme, disiplin, yönlendirme ve yürütme yeterince sağlanamadığından bunun ağır faturasını ülke ekonomisi ve ülke insanları ödemiş ve halen de ödemeye devam etmekteyiz. 

1975–1980 de ekonominin daralma sürecine girişi sonucunda 24 Ocak 1980 Ekonomik Kararları kapsamında “piyasa ekonomisi”ne geçiş ile ülkemizde özelleştirme gündeme gelmiş ve 1984 yılında çıkarılan 2983 Sayılı yasa ile özelleştirmelere başlanılmıştır.1980, 1994 ve 2000 yıllarında ekonomik büyümede önemli düşüşler gözlenmiştir.1989–1999 Yılları arasında on yılda 12 hükümet kurulmuş, programlar hazırlanmış, yapacağız, edeceğiz, bitireceğiz,' denilmiş, son 6 yıllık dönemde de özelleştirmelere tam hız kazandırılmış nihayetinde Türkiye bu noktaya getirilmiştir. 

Özelleştirme Millileştirmenin tam tersidir, milli ekonomi içerisinde, kamunun rolünün asgariye indirilmesi veya tamamen kaldırılmasını hedeflemektedir. Özelleştirme sadece kamu kuruluşlarının satışı olmayıp devlet elinin tamamen ekonomiden çekmesidir. 
1923–1938 yılları arasında (onbeş yılda) yapılanların üzerine 1938–1980 arası 42 yıllık süre de yapılanları da eklersek ülkemizde 57 yılda yapılanların neredeyse tamamını 1984–2009 yılları arasında yani onbeş yılda satanların kendi deyimiyle babalar gibi satmışız. 

Türk Telekom, Tüpraş, Petkim gibi Stratejik öneme sahip kuruluşları yabancılara satmışız.(2005 yılında T.T. nin % 55 hissesi 6 Milyar 550 Milyon Dolara Oger Telecoma, Eylül 2005 de TÜPRAŞ ‘ ın % 51 lik hissesi 4 Milyar 140 Milyon Dolara Koç – Shell Grubuna) Bu satışlardan hazineye gelen parayı da iç ve dış borç ödemelerinde kullanmışız. 

TÜRK TELEKOM un satışından sonra Lübnan ve İtalyan basınında yazılanlara; 
Oger Telecom Genel Müdürü Paul Doany’nin Lübnan’da yayımlanan Müstakbel gazetesinde ki sözleri; “Türk Telekom bir mücevher.” 
İtalya ekonomi gazetesi Il Sole 24 ise haberinde ‘İtalyan Telekom, TurkTel’i fethetti’ başlığı ile duyurmuş ve ihaleyi, 'Çok önemli bir operasyon’ olarak nitelendirmişlerdir. Gerçi bizim basında Lübnan ve İtalyan basınından geri kalmayarak Telekom’un satışını sevinçle bayram havasında “TÜRK TELEKOM İHALESİ TARİHİ BİR ADIM” manşetleriyle duyurmuş, baştakilerin‘’piyasa ve medya kadar memnun.’’sözleriyle coşkuyla, bayram sevinci yaşadıkhaberleri de tüm basında yer almıştır. 

—Devletin ana sorumluluk alanı Sağlık, eğitim, enerji, haberleşme, ulaşımdır. Devletin ana sorumluluk alanına giren konularda özelleştirmeye gidilerek görev ve sorumluluğunu başkalarına devrederken özel yatırımcı ve işletmecinin görev ve sorumluluğunu açıklıkla belirlemek zorundadır. 
—1 Temmuz 2006 da ki karanlığı hatırlayalım, (çabuk unutan milletiz) enerji sektöründe üretim ve dağıtım özelleştirmesi sonrasın da firmaların istedikleri verilmeyince ve anlaşmalar da kesin katı kurallar içermeyince işte 1 Temmuz 2006 da ki o karanlık yaşanmıştı.(Ege bölgesinin tamamıyla Antalya,Burdur,Isparta,Balıkesir, Bursa ve Çanakkale de elektrikler, eşzamanlı kesilmişti.) 

Çok ilginç değil mi? 1923 den sonra yabancıların elinde olan demir yollarını, elektrik, telefon ve haberleşme santrallerini, stratejik öneme sahip kuruluşları devletleştirmiş bununla da yetinmeyerek ülkemizin her alanda kalkınması için var gücümüzle çalışarak memleketi bir çağdan alıp yeni bir çağa götürmüşken,1984 sonrasın da devletleştirdiklerimizi, stratejik öneme sahip kuruluşları tam tersi uygulamalarla özelleştirme adı altında satarak memleketi yeniçağdan alıp eski çağa götürmüşüz. 

Haydi, bugüne kadar var olanları babalar gibi satarız dediler sattılar, peki bundan sonrasın da neleri satacaklar… 

**** 
Yararlanılan Kaynaklar: Atatürk'ün Devletçilik anlayışı Doç. Dr. Hasan Yüksel Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Sayı 35, Cilt: XII, Temmuz / Cumhuriyet Tarihi Ekonomi Kronolojisi (17 Şubat-10kasım 1938) T.P. / T.C. İnk. T. ve Atatürkçülük Ders Notları ve Araştırmaları, Atatürk Dönemi İç ve Dış Gelişmeler / Türkiye Büyük Millet Meclisi, Anayasa / Atatürk Araştırma Merkezi -Atatürk'ün Fikir ve Düşünceleri, Prof. Dr. Utkan KOCATÜRK / Başkent üniversitesi stratejik araştırmalar merkezi- Güneş MÜFTÜOĞLU / Doğuş Üniversitesi Dergisi, 2002- Esat ÇELEBİ

 

Dinçer Demirel

(02,11,2009)

( Demir Ağlarla Örmüştük Ana Yurdu Dört Baştan! ... başlıklı yazı kafkaslar tarafından 14.05.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.