“Beyaz yaşmaklı kadınlar eziyor/

Zeytin karası gözlerini maziye…”

 

Sus davası;

Bir bedel kanla yunmaz

Azıcık zahmetlidir ölüm

Nasıl/ki gevelenir dilimler

Kösnük midelerde

O mideler/ki geniş

Kam arazisi/

 

Sevgi sözüm sana

Karanlık gözüm sen

Söyle bitsin iç sancıları

Yaralı ömrüm mabedi

Aşk dolum tesisi gibi

 

Kadınlar!

Arap kısrakların yelinde

Al turası bakışları

Ve kalın sesleriyle

Küçük cüsseleri altında

Aya parlar kadınlar

Gün kızıllığında…

 

Aynadır paslı hançerleri

Dilleri düşmana ketum

Sevdaya küldür/

Omuz atkılarına gizli

Seyir defterleri/

 

Sancıya resim çizebilirsin

Azıcık kızılcık alı

Biraz karamuk dalı

Yüzleri yerle yeksan

Su alırsa kanaviçe gemileri

Bal işlerler nasırlı elle

Yürekleri foradır

Bilekleri vira

 

Yiğitlik biterse sözlerinde

Bir oğul saçarsa acıyı tenlerine

Al umutlu yaşmaklar çöle döner

Karaya bağlanır dilek taşları/

 

Gün eğirirler;

Töre dağlarına

Hissizliğe/

Dinsizliğe

Densizliğe

 

Kadın yazgısı

Yurdumun tellerine dokunan

Kılınmasın kaderi/

Beyaz yaşmaklarda

Kına tasında açsın

Gül benizleri…

 

( Gece Susları başlıklı yazı prens tarafından 5.02.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.