Lila...
Biraz sensin biraz da benim şu hayatın ebemkuşağından
Gözümüzün reflekslerini ölçemiyor artık hiç kimse
Kimsecikler sesimizi duyamıyor
Fısıltı dudağından öpmüyor kimse...
Kanlı lanet değneğinin ucunda birikmişken tüm kan
Şeref pelerini uymamış doğru yoldan sapmış ruhumuza
Tuz ruhu olmuş halimiz
Acının her demine dudak payı
Birde silahların sayısı
Bizi bencilleştiren LiLa...
Bizi bizden çıkaran...

LiLa...
Ruhun nefes vermesi yok mudur sende
Bir büyü haline kapılmışsın sende
Komedinin maskelerini çıkaralı çok oldu
Bana yalanlar savurma artık LiLa
Çünkü artık gerçekliğin kader topunu büyütüyorum
Şah şatosunda...

LiLa
Kızgınım sana
Bana yeni Türk lokumlarından verecektin
Birazda memleket kokacaktın benim için
Takıp takıştırıp sürüp sürüştürüp
Piyasama çıkacaktın son kez rengiyle
Senin yüzünden yazamıyorum işte
Oysa ki ne küfürler dolanıyor dilimde
Şarap tadı gibi iken...

LiLa aslında severim seni
Miranın kardeşiydin
Cenetin ceylanlarını getirmiştin gözbebeklerine
Acıya dudak payı kalırcasına
Ve yusufcuğun secdesi gibi bekledim tüm hayallerini
Pembenin her tonuna bulandım da
Seni bir türlü bulamadım LiLa...

Oysa ki
Ebemkuşağı yeni çıkmıştı
Gel altın küfesini beraber alalım
Hayatın griliğine inat...

























E F T E L Y A...
(Akdenizi cebinde taşıyan kız... )

















( Lila... başlıklı yazı £FT€L¥@ tarafından 10.08.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.