.
Soluklan diyorsun bu şehirde
Eskilerde yazdığın kitabın ön yüzünden İstanbul gülümsüyor
Fonda siyah beyaz bir kare
Tüm kadınların hüznüdür soluğum
Sesleniyorum gidişine
Biz ki kaybettik gündüzü
Sarkık dudaklı kederimizin pörsümüş yüzünde
Ellerimiz soluksuz
Boğulduk şehrin fotoğraflara düşmeyen azizliğinde
Sığınaklarımızın toprağına yoğrulmuş nice anlamdı sesin
Sevgilim
Sen ki aşktın
Gözlerin başlatırken sağanak yağmurları
Yaşlarımızın çokluğundan kuruduk
"Şimdi uzaklardasın" ezgisine dokuduk gülün dalına kanı
Bulaştık kalbine
Yokluk denen kor kelimenin kederinde yanarken
Pişman olmadık
Sustu soluğun
bilinmez bir gecenin cüceliğinde
O gün sonsuzluğa yorulduk
Sözden önce soluk göçtü
Ve
sustuk
Sesleniyorum sana tüm kadınlarımla
Ki tüm kadınların hüznüdür soluğum
Sevgili
Götür beni gittiğin meçhule
Saadet Yıldırım Ünal